Fransa, kendi tarihi ve milleti açısından hatayı göz göre göre, gerçekleştirmiştir. Kınama sözünün çok hafif kaldığı bu konumda, kendi tarihinde Cezayir zulmünü yaşatan, demokrasi getirecek iddialarıyla, her toplum yapısına girip, o toplumu mahveden Fransa’yı aslen kendi  halkı affetmeyecektir.

Türkiye’nin nüfusu 74.000.000,Ermenistan’ın nüfusu 5.000.000’dur.Fransa’da 550.000Türk,  500.000 Ermeni vatandaşı bulunmaktadır. Sarkozy’u oy hevesi ile yapmış olduğu bu Ortaçağ Dogmasından, beklediği oyu alamayacağı gibi;bir anlamda Ticari Şirket felsefesindeki   devlet yapıları,bu global krizde halkları açısından en yanlış kararı vermiştir.

Fransız Devrimi dünyaya  mal olmuş, Reform hareketi dalga dalga yayılmıştır. İnsanların düşünce özgürlüğünün varlığını ortaya koyan toplum, şu anda Ortaçağa yeniden dönüş yapmaktadır. Kendi ilkelerinden geriye dönmektedir.

Fransız Devrimini bir kenara bıraksak, yakın tarihe dönsek, Sarkozy’nin Babalarının yanlışları için oğulların özür dilemesi beklenemez sözü ."Fransa'da sözde Ermeni soykırımı konusundaki yasa teklifinin tartışıldığı bu günlerde, bu cümle sanki Türk yetkililer tarafından söylenmiş gibi değil midir.

Yasa teklifini veren Valerie Boyer, bu yasa teklifinin herhangi bir devlete karşı, Türkiye’ye karşı olmadığını belirterek, “Dost ülke olan Türkiye ile ilişkilerimizi zedelemek değil buradaki amacımız. Burada sadece Fransızların korunması amacı güdülmekte” dedi. Boyer, “Türk dostlarımı burada mantığa ve hoşgörüye davet ediyorum sözleri ise illiyet bağı kurulamayacak kadar hafif, bir parlamentoda söylenemeyecek  dengesizlikteki sözlerdir. ASLEN BAŞKA BİR ÜLKENİN GEÇMİŞİNE YÖNELİK, YOK OLAN BİR HUSUSUSUN VAR OLMADIĞINI SÖYLEMENİN 45 BİN AVRO CEZAYLA CEZALANDIRILMA TALEBİ, AKLA, MANTIĞA DAVETİ GEREKTİRİR.

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ve hükümetinin siyasi kaygılar çerçevesinde Türk milletine saldırması, çamur atarak tarihi gerçekleri eğip bükmeye yeltenmesi tam bir sefillik ve tükenmişlik örneğidir

Fransa için bizlerinde Cezayir zulmünü, Ermenistan içinse yakın tarihte Karadağ’da  gerçekleştirdikleri insanlık katliamını  anıtsallaştırmamız gerekmektedir. Unutamayacakları ders ise 74.000.000 nüfuslu Türkiye’nin ticari ilişkilerini kapatması olacaktır.

Türk Milleti ve Devleti geçmişinden bu güne ortak akla ve hassasiyete haiz yapıdadır. Bu konumda da bu birliği gösteren tek vücut olan siyasi partilerimize teşekkür ediyoruz.22.12.2011