Getirilen &S220;Yayın Yasağı&S220; Hakkındaki Basın Açıklaması
Tarih: 29.11.2014 | Okunma Sayısı: 1530
 
 
  

 YAYIN YASAĞI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA


Ankara 7.Sulh Ceza Hâkimliği, yolsuzlukları soruşturan Meclis Soruşturma Komisyonunun çalışmaları ile ilgili ve bu komisyonun talebiyle yazılı ve görsel basına "Yayın Yasağı" kararı vermiştir.

 

BASIN KAMUSAL DENETİM YAPAR

 
Herşeyin başında TBMM’nin bir komisyonunun, halkın bilgilenme hakkına yasak istemesi kabul edilebilir bir uygulama değildir. Çünkü; demokratik hukuk devletinde basın, kamusal bir işlev görmekte ve toplum adına kamusal denetim yapmaktadır. Esasen basının bu çerçevede haber verme, bilgilendirme hakkı, toplumun bilgilenme hakkının vazgeçilmez parçası ve vasıtasıdır.

 

BİLGİLENME HAKKI ORTADAN KALDIRILIYOR
 

Bu anlamda, basın özgürlüğünün gerçek dayanağı toplumun bilgilenme hakkıdır. Basına getirilen her hukuksuz yasak, özünde toplumun bilgilenme hakkının ortadan kaldırmaya yöneliktir. Bu yasak evrensel hukuk kurallarına ve Anayasaya aykırıdır. Demokratik toplum düzeninin gerekleri ile de bağdaşmamaktadır.

 

KİŞİLİK HAKLARI KADAR, BİLGİLENME HAKKIDA ÖNEMLİDİR

 

Kimliği ve siyasi düşüncesi ne olursa olsun kişilerin masumiyet karinesi, şöhretleri ve kişilik hakları elbette ki önemlidir ve korunması gereklidir. Bununla birlikte özellikle olaydaki gibi kamuya malolmuş ve toplumun haklı ilgisine sahip kişiler ve yolsuzluk iddiaları karşısında toplumun bilgilenme ve bunun vasıtası olan basının haber verme hak ve özgürlüğü de en az bunun kadar önemlidir.

 

YASAK, ŞÜPHEYİ BÜYÜTÜR

 

Bu karar, Anayasanın ruhuna, demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırıdır.  Kaldı ki bu yasaklamayla, anılan eski bakanların kişilik hakları ile şöhret ve diğer haklarının zedelenmesini önlemeyeceği gibi aksine yolsuzluk iddialarına ilişkin şüpheleri güçlendirmekten öte gitmeyecek ve anılan kişilere daha fazla zarar verebilecektir.

 

DEMOKRASİ VE YARGI ZARAR GÖRMÜŞTÜR

 

Mahkemeler, her türlü yasak talebini kabul etmek zorunda değillerdir. Burada kişilerin masumiyet karinesi, kişilik hakları ile toplumun bilgilenme hakkı arasında bir dengenin kurulması zorunludur. Bu kararla, maalesef demokrasi ve yargının güvenilirliği zedelenmiştir. Toplumun bilgilenme hakkına, demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olarak ölçüsüz bir sınırlama getirilmemelidir. Herkes basının haber verme hakkına, dolayısıyla toplumun bilgilenme hakkına saygı göstermelidir. Kamuoyuna duyurulur.

 

                                              Av. Bülent Şarlan 

                                                                                    Çanakkale Baro Başkanı
20.09.2024
AV. HANDE KESKİN
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.